Yeşilay, Yapay zeka ve bağımlılık ilişkisini gündeme taşıdı

Yeşilay, Yapay zeka ve bağımlılık ilişkisini gündeme taşıdı

18.11.2025 - 11:06:06

Yeşilay ve Macaristan Eötvös Loránd Üniversitesi (ELTE) iş birliğiyle, yapay zekânın davranışsal bağımlılıklar üzerindeki etkilerini ele almak amacıyla düzenlenen “Davranışsal Bağımlılıklar Sempozyumu: Yapay Zekâ ve Sonrası” programı, İstanbul’da gerçekleşti.

Türkiye’nin en saygın sivil toplum kuruluşlarından biri olan Yeşilay, 105 yıldır başta gençler olmak üzere toplumun her kesimi için bağımsız, sağlıklı ve onurlu bir gelecek inşa etme hedefiyle çalışmalarını sürdürüyor. Yeşilay; alkol, tütün, madde, kumar ve internet bağımlılıklarıyla eş zamanlı olarak mücadele yürütürken, davranışsal bağımlılıklar alanındaki bilimsel çalışmalarına aralıksız devam ediyor. Yeni nesil dijital ve davranışsal bağımlılıklarla ilgili bilimsel temelli araştırmalar, farkındalık çalışmaları ve koruyucu müdahalelerle toplum sağlığını güçlendirmeye devam ediyor. Bu doğrultuda, Yeşilay ile Macaristan Eötvös Lorand Üniversitesi (ELTE) iş birliğiyle “Davranışsal Bağımlılıklar Sempozyumu: Yapay Zeka ve Sonrası” programı, Yeşilay Genel Merkezi Sepetçiler Kasrı’nda düzenlendi.

Yapay zeka ve bağımlılık temasının ilk kez ele alındığı uluslararası sempozyuma, Yeşilay Genel Başkanı Doç. Dr. Mehmet Dinç, Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammed Tayyib Kadak, Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ayşe Sena Sezgin, Yeşilay Bilim Kurulu üyeleri ile bağımlılık alanında uzman akademisyen ve araştırmacılar katıldı.

Doç.Dr.Mehmet Dinç: “Davranışsal bağımlılıklar da en az kimyasal bağımlılıklar kadar yıkıcı etkiye sahip.''

Sempozyumun açılış konuşmasını yapan Doç. Dr. Mehmet Dinç, davranışsal bağımlılıkların önlenmesinde bilimsel çalışmaların kritik rol oynadığını vurguladı: “Bağımlılık, insanın tüm değerlerini kaybettiren ağır bir süreç ve bir insanın başına gelebilecek en acı ve en zorlayıcı durumlardan biridir. Bu nedenle 105 yıldır hiçbir insanımızın bağımlılığa sürüklenmemesi için gece gündüz çalışıyoruz. Önleyici çalışmalara öncelik veriyor, kişilerin bağımlılıklara karşı direnç geliştirmesi için gerekli bilgi ve becerileri kazandırıyoruz.”

Dinç, dünyada davranışsal bağımlılıkların giderek büyüyen bir halk sağlığı sorunu hâline geldiğini belirterek sözlerine şöyle devam etti: “Yeşilay, 2017 yılında Dünya Sağlık Örgütünün uzmanlarını ağırlayarak çevrim içi oyun ve kumar bağımlılığının, Uluslararası Hastalık Sınıflandırması El Kitabı’nda (ICD-11) resmî olarak hastalık kategorisine girmesine katkı sağladı. Bugün de yapay zeka ve davranışsal bağımlılıklara dair problemli davranışların zararlarına yönelik bilimsel gelişmelerin paylaşılması için çalışıyoruz. Davranışsal bağımlılıkların, Dünya Sağlık Örgütünün yayımladığı Uluslararası Hastalık Sınıflandırması El Kitabı (ICD-11) gibi literatürde daha güçlü şekilde temsil edilebilmesi için daha çok bilimsel veriye, akademik çalışmaya ihtiyaç var.”

Yeşilay’ın önleyici faaliyetlerine de değinen Dinç, Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı (TBM), Yeşilay Yaşam Becerileri Eğitimi (YYBE) ve Türkiye Bağımlılık Eğitimi ile anaokulundan üniversiteye kadar her yaş grubuna yönelik farkındalık çalışmalarının sürdüğünü belirtti. Önleme, savunuculuk ve farkındalık faaliyetlerinin, bağımlılıklarla mücadelenin en önemli bileşenleri arasında olduğuna dikkat çeken Dinç, “Yeşilay, yurt içinde ve yurt dışında sempozyumlar, konferanslar, kongreler ve yarışmalar düzenleyerek her yıl milyonlarca insana temas ediyor. Bağımlılık dendiğinde akla genellikle kimyasal maddeler geliyor. Fakat davranışsal bağımlılıklar da en az kimyasal bağımlılıklar kadar yıkıcı etkiye sahip. Yeşilay olarak 2012 yılından bu yana kongreler, çalıştaylar ve bilimsel yayınlarla bu alanda toplumu bilinçlendirmeyi sürdürüyoruz” dedi.

“Yapay zekanın problemli kullanımı bağımlılığı tetikleyebilir”

Sempozyumda, davranışsal bağımlılıklarda yapay zeka kullanımının bağımlılığa dönüşme riski, problemli pornografi kullanımı, problemli yeme davranışı, kumar bozukluğu, internet oyun bozukluğu, ganimet kutusu (loot box) kullanımına bağlı riskli davranışlar, travma bağlamında kompulsif cinsel davranış, akıllı telefon bağımlılığı ve egzersiz bağımlılığı gibi konular bilimsel bir perspektiften ele alındı. Eötvös Lorand Üniversitesi ve Szechenyi István Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Attila Szabó, “Yapay Zeka Kullanımı Bağımlılığa Dönüşebilir mi?” başlıklı ana konuşmasında yapay zekânın yoğun kullanımının bağımlılık açısından risklerinin altını çizdi. Prof. Dr. Szabo’ya göre, kullanıcılar doğrudan teknolojiye değil, yapay zekânın sunduğu kişiselleştirilmiş, ödüllendirici ve duygusal deneyimlere yöneliyor.

Yapay zekanın öngörülemeyen ödüller sunması, sosyal bağ kurma hissi yaratması ve kaçış aracı olarak kullanılması, bağımlılık döngüsünü besleyen temel etkenler arasında yer alıyor. Prof. Dr. Attila Szabo, tür bir bağımlılığın, kişinin düşünce ve zamanını meşgul etmesi, duygudurum düzenleme amacıyla kullanılması, sosyal ilişkilerde ve iş hayatında sorunlara neden olması gibi sorunlarla kendini gösterdiğini belirtiyor. Kişinin yapay zekaya erişimi kısıtlandığında huzursuzluk yaşaması ve tekrar kullandığında yoğun kullanıma dönülmesi gibi belirtiler ise yapay zekânın bağımlılık riski oluşturduğunun belirtileri arasında yer alıyor.

 

  Hibya Haber Ajansı

YORUMLAR

Maksimum karakter sayısına ulaştınız.

Kalan karakter: